Prof. Dr. Bülent Oruç, kentte orta hasarlı tanımlanmış ve daha makûs durumda 2 bin 300 civarında yapı olduğunu belirterek, “Bunların bir an evvel yıkılması lazım. Beklenen İstanbul zelzelesini biliyoruz. Bu kadar bina fazla ve bunların bir an evvel yıkılması lazım. Tüm Kocaeli havzasındaki binaların yapı stoklarının ayrıntılı bir çalışmayla araştırılması lazım” dedi. 

Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü’nde vazifeli Prof. Dr. Bülent Oruç, muhtemel İstanbul sarsıntısı nedeniyle Kocaeli’de yapı stoklarının incelenmesi gerektiğini söyledi.

Kentte orta hasarlı tanımlanan binaların yıkılması gerektiğini söz eden Prof. Dr. Oruç, “Kocaeli’de 2 bin 300 civarında orta hasarlı olarak tanımlanmış, hatta tahminen de daha makûs durumda olan yapılarımız var. Bu yapıların bir an evvel yıkılması lazım. Bunu net söylüyorum. Beklenen İstanbul sarsıntısını biliyoruz. Bununla ilgili rastgele bir kuşkumuz yok. Fakat bu kadar bina fazla ve bunların bir an evvel yıkılması lazım. Tüm Kocaeli havzasındaki binaların yapı stoklarının ayrıntılı bir çalışmayla araştırılması lazım” diye konuştu.

Daha inançlı hayat alanlarında insanlara ömür talihi verilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Oruç, şu sözleri kullandı:

*İl Risk Azaltma Planı (İRAP) kapsamında ele alınacak mevzular. Bunu hızlandırmak için de elimizden neler geliyorsa yapmamız lazım.

*Karar vericilere halkımız yardımcı olacak ve akademisyenler olarak bizler de dayanak vereceğiz. Bunlar yapılıyor mu? Evet yapılıyor, biraz yavaş mı? Evet biraz yavaş.

*Hızlanmamız gerektiği de açık. 17 Ağustos’tan sonra süreçler bu açıdan olumlu düşünülebilir. Fakat eksik tarafların bir an evvel kapatılması elzemdir.

*Ama en değerlisi bu, 2 bin 300 binanın yıkılması lazım. Tamirat yahut güçlendirme demiyorum. Yıkılması gerekir. Daha inançlı hayat alanlarında bu insanlara hayat bahtı verilmelidir.

*Zaten devletimiz bunu yapmaya hazır. Halkımızın da süreci uzatmaması ve yardımcı olması gerekir.

‘BÖLGESEL VE ŞEHİRSEL BAZDA DAHA AYRINTILANDIRILMASI GEREKİR’ 

Yeni sarsıntı yönetmeliğinde bölgesel ve şehirsel bazda ayrıntılandırılması gerektiğini aktaran Prof. Dr. Oruç, şöyle konuştu:

*Bir başka kıymetli husus da yesyeni bir zelzele yönetmeliğimiz var. Birkaç yıl evvel yayınlanan sarsıntı yönetmeliği işin teknik boyutlarını da içeren çok değerli bir yönetmeliktir.

*Mühendislik proseslerinin süreçlerinin son derece dikkatli yapılmasını öngören bir yönetmeliktir.

*Türkiye sarsıntı tehlike haritası yayınlandı. Harita bu yönetmelikle yayınlanan bir haritadır.

*Bilimsel olarak şunu söylemek lazım. 7 büyüklüğünde bir sarsıntı meydana geldiğinde yerin hangi bölgelerinin daha fazla salınım yapacağını ve hasebiyle daha tehlikeli sonuçlar üretebileceği konusunda bilgiler elde edildi.

*Ülke bazlı bir haritadır. Doğrudur, gereklidir fakat bunun daha sonraki süreçlerde bölgesel ve şehirsel bazda daha ayrıntılandırılması gerekir.

*Bu süreçler hoş süreçler ancak daha vakte gereksinimimiz var. Bunlar yapılırsa tabi çok daha güzel olacaktır. (DHA)